Giriş
Dissosial, cəmiyyətə zidd gedən şəxsiyyət pozuntusu – Bu tipə aid edilən şəxsiyyət anomaliyalarının əsas əlamətləri aşağıdakılardır:
1. Başqalarına qarşı istək və məhəbbət hissi yaratmaq qabiliyyətinin olmaması;
2. Qəfləti (gözlənilməz) hərəkətlərə meyllilik;
3. Özünü günahlandırmaq hissinin olmaması;
4. Etdiyi neqativ fikirlərdən peşman olmaması. Başqalarına qarşı, nəinki istək və məhəbbətin, hətta adi insani münasibətin olmaması belələrini ən qəddar hərəkətlərdən belə çəkindirmir. Ətrafındakı adamlara, bir çox hallarda öz ailə üzvlərinə, iş yoldaşlarına əzab-əziyyət vermək, onları alçaltmaq, sərt hərəkətlərə əl atmaq belələri üçün adi qəbul edilir. Bununla yanaşı, bir çox hallarda, belə adamlar özlərini qayğıkeş, tərifəlayiq adam kimi təqdim etməyi də bacarırlar. Onların bu hərəkətlərinə inanaraq belələrinə məbəbbət hissi bəsləyən, öz qəlbini açan adamlar tezliklə yanıldıqlarını hiss edir və peşmançılıq çəkirlər. Belə şəxslərlə intim əlaqədə olanlar bu adamları daha tez tanıya bilirlər. Onlar öz intim tələblərinə nail olmaq üçün hər cür hərəkətlərə - kobudluğa, təhqirə və fiziki qüvvə tətbiq etməyə əl atırlar. Şəxsiyyətin bu növ pozuntusu olan adamların əksəriyyəti çox vaxt öz ailəsindən ayrı yaşayır və ya boşanmaq qərarına gəlir. Bu tip adamlar, bir qayda olaraq, etdikləri hərəkətlərdən nəticə çıxarmadıqları üçün təkrarən neqativ hərəkətlərə yol verirlər. Belə şəxslərin narkotik maddələrə və ya alkoqola meylli olması onların vəziyyətini daha da dözülməz edir. Adətən, övladları, belə valideynləri sevmir və onların ailəsində tez-tez yaranan ailədaxili konfliktlər faciəli nəticələrə gətirib çıxarır. Psixi pozuntuların Beynəlxalq təsnifatı dissosial şəxiyyət pozuntularını aşağıdakı variantlara ayırır: sosiopatik; antisosial; əxlaqsız; asosial; şəxsiyyətin psixopatik pozuntusu.
Sosiopat İnsanlarla ilişki kuramayan asosyal`lik ya da daha ziyade öfke-sinir bazlı bir durum olan antisosyal`lik ile karıştırılır; ama bir Sosyopat, birey olarak insanlarla çok iyi ilişkiler kurabilir ve gayet de sosyal olabilir. Korku, kızgınlık, endişe, üzüntü duygusu olmayan psikopatların aksine, sosyopatlarda bu duygular vardır; ama suçluluk olarak tanımlanan duyguyu hissetme yeteneği, sosyopatlarda yoktur. Suçluluk duygusundan uzak oldukları için, bir eylemi yapıp yapmama konusunda bilgi sahibi değillerdir; doğru ve yanlış kavramlarını hissedemedikleri için öğrenmeleri gerekir; ama çoğu zaman bu bile onları yapacaklarından vazgeçirmeye yetmez. Toplumun ortak değerlerine dahil olmayan yani ahlak değerlerinden yoksun olan sosyopatlar, yaptıklarını ahlaksız olarak görmezler. Başkalarına zarar verecek davranışlarda bulunmayı da normal görürler ve vicdan duyguları gelişmediyi için de rahatlıkla suç işlemeye devam edebilirler. Sosyopatlar, içlerinde biriken öfke ve şiddet duygusunu saklayabilirler, bastırabilirler ve bu nedenle hepsi şiddete meyilli olmayabilir; ama şiddet uyguladıklarında, insanlara zarar verdiklerinde ise empati (duygudaşlık) kuramadıkları için bu durumda bir vicdan azabı duymazlar, iç hesaplaşma yaşamazlar ve bu durum, psikopatlarınki gibi bir zevk kaynağı değildir. Sosyopatlar, insanları araç olarak görürler; sadakat, dürüstlük, onur gibi duygu derinliklerinden yoksundurlar ve yaptıkları kötü şeyler ile aralarında bir bağ kurmazlar, aşağılık davranışlarından rahatsız olmazlar. Çok zeki, eğitimli, kariyerli, karşı cins tarafından sevilen insanlar olabilirler. Sosyopatlar (evli ya da bekar fark etmez) çoğu zaman birden fazla kişiyle ilişki sürdürebilirler, aldatmaya meyillidirler. Evlilikleri çok problemli olur ve üstesinden gelemeyince de alınan psikolojik yardım sırasında tesadüfen keşfedilir durumları. Genelde zeki olan SOSYOPAT’ların en belirgin özelliklerinden biri de, her türlü dış faktörü kontrol edebilme yetenekleri sayesinde kendilerini güvenceye alabilecekleri bir çevre yaratma becerileridir ki buna çok ihtiyaç duyarlar. Örneğin: Sosyopatlar bir tehlike sezdiklerinde, kendilerine yönelik tehlike olasılığını azaltmak amacıyla çevrelerindeki tüm insanları belirli bir şekilde davranmaya iterler. Çevresindekileri kendi istedikleri şeyi yapmaya inandırmak, ikna etmek, zorlamak için uygun sözcük kombinasyonlarını bulmada (laf ebeliği ya da laf cambazlığı da diyebiliriz) ustadırlar ve yedi adım ötesini düşünüp detaylı planlar yapabilirler.
Sosyopati belirtileri Hassasiyet zayıflığı - Umursamazlık önemli belirtilerden biridir. Sosyopatlar karşısındaki kişinin üzülmesini ya da incinmesini önemsemez. Yaptıklarının kötü ve yanlış olduğunun farkında olarak karşısındakileri üzmeye devam eder. Ahlaki kurallara karşı durma - Toplumun genel geçer kurallarına uyumsuzluk gösterir. Dengesiz tutumları nedeniyle toplumdan dışlanır, ancak bundan herhangi bir rahatsızlık duymaz. Uyumsuzluk - Sosyopat kişilik, başta ailesi olmak üzere çevresindekilere karşı son derece uyumsuz tavır sergileyebilir. Dirençli uyumsuzluklarıyla çevresindekilere büyük sıkıntılar yaşatabilir. Yalan söyleme ve rol yapmaya yatkındır. Otorite unsurlarıyla şiddetli uyumsuzluk yaşar. Verim düşüklüğü - Sosyopatlar, dengesiz tavırları nedeniyle performans düşüklüğü yaşar. Çalışma verimleri son derece düşüktür. İş yaşamında problemli tavırlarıyla dikkat çeker. Saldırganlık - Rahatsızlığın ilerlemiş dönemlerinde uyumsuzluk boyutunun artması saldıranlığı beraberinde getirebilir. Kavgaya karışma, toplum içinde suç işlemeye yatkınlık, başkalarının haklarını ihlal etme sosyopatların belirgin özelliklerindendir. Zayıf olanları ezmekten de büyük keyif duyar.
Sosyopatinin Nedenleri Nedeni tam olarak bilinmese de beyin omurilik sıvılarında normal seviyede bulunması gereken testosteronun yüksek oranda; serotonin ve kortikotropinin de düşük seviyede bulunmasının hastalığa etkisi olduğu tahmin ediliyor. Bunun dışında antisosyal, katı disiplinli ve şefkat göstermeyen ebeveynlere sahip olmanın ve kötü çevre koşullarının da bu hastalığa sebep olduğu düşünülmektedir. Sosyopatların babalarında, diğer babalara kıyasla daha fazla sosyopatik özellik ve alkolizm gözlemlenmiştir. Doğuştan gelen bir anomali de (aykırılık)olarak düşünülüyor, çeşitli beyin ameliyatları sonrasında da oluşabilmektedir; çünkü bu, bir beyin fonksiyon bozukluğudur ve bu yüzden psikoterapi ile tedavi edilemezler.
Tedavisi: Sosyopat kişiler genelde çevrelerindeki kişilerin zoru ile psikoloğa ya da psikiyatra giderler. Eğer kişi sorunlarının nedenini başkalarında görmeye devam ederse ve sorumluluk almayı reddederse tedavinin süresi uzayabilir. Bu tür hastalıklarının erken yaşlarda gelişiyor ve insanların kendilerini bu hastalık ile tanımlıyor olmaları, tedavinin çözümünü zorlaştırmaktadır. tedavinin başarılı olabilmesi için kökleşmiş davranış şekillerine, yaklaşımlara, bakış açılarına, ilişki yapılarına ve kişinin kapasitesine bakılması gerekir. Bu hastalarda dikkat edilmesi gereken en önemli etken uyuşturucu veya alkol kullanımıdır. Bazı durumlarda madde bağımlılığı ve kullanımı kişilerin antisosyal davranışlar geliştirmelerinde temel etken olabilir. Bu durumda kişinin madde bağımlılığını bırakması kişinin iyileşmesinde önemli bir adım olabilir. Antisosyal davranış bozukluğunda kullanılabilecek her hangi bir ilaç bulunmamaktadır. Fakat bazı semptomlar ve davranışlar için doktor gözetiminde ilaç kullanımı önerilebilir. Örneğin saldırgan davranışlar için antidepresan kullanımı gibi. Fakat hatırlatmak gerek, sosyopat kişiler ilaç kullanımına sıcak bakmayabilir ve ilaç almayı reddedebilirler.
Harvard Üniversitesi’nden psikolog Dr. Martha Stout, The Sociopath Next Door (Yanı Başınızdaki Sosyopat) isimli kitabında bir sosyopatı ele veren 10 işareti açıkladı.
İnsanları etkileme ve kandırma konusunda kimse sosyopatın eline su dökemez; kolay kolay kimsenin inanmayacağı yalanları, allayıp pullayarak yutturmakta çok beceriklidirler. Sosyopatların etki alanlarına girmemek, oyununa gelmemek, kısaca zarar vermelerine fırsat vermemek için bu kişileri anında teşhis etmek yaşamsal önem taşır. Harvard Üniversitesi’nden psikolog Dr. Martha Stout, The Sociopath Next Door (Yanı Başınızdaki Sosyopat) isimli kitabında dünya popülasyonunun % 4’ünün sosyopat olarak tanımlanabileceğini belirterek, bunlardan uzak durmanın önemine dikkat çekiyor.
Dr. Stout’a göre bir sosyopatı ele veren 10 işaret şöyle:
1) Genellikle karizmatiktirler; çevrelerinde çoğunlukla bir hayran kitlesi bulunur. Cinsel açıdan da çekici oldukları söylenebilir.
2) Sosyopatlar kararlarında ve davranışlarında spontandırlar; planlı, programlı yaşadıkları söylenemez. Sıradan insanlardan farklı olarak tuhaf karşılanabilecek davranışlarda bulunurlar. Normal sosyal ilişkileri kopuktur. Tehlikeli ve mantıksız eylemlerde bulunmaktan çekinmezler.
3) Utanma, suçluluk veya pişmanlık duymazlar. Aslında beyinlerinde bu duyguları işleyebilecek bir merkez yoktur; varsa bile bozuktur. Dolayısıyla en ufak bir vicdan azabı duymadan insanları kolayca kandırabilir, tehdit edebilir veya zarar verebilirler. Kendi çıkarları için başkalarına zarar vermekten çekinmezler. “Başarılı” bir sosyopatın bir ülkede üst düzey mevkilere rahatça yükselmesi bu yüzdendir.
4) Deneyimleri ile ilgili beklenmedik yalanlar icat etmekte çok ustadırlar. Olayları o kadar abartırlar ki bir noktadan sonra saçmalamaları kaçınılmaz hale gelir. Ancak çarpıtılmış gerçekleri bir öykünün arasına ustaca gizleyerek, saf ve iyi niyetli insanları yalanlarına kolayca kandırırlar.
5) İnsanlara hükmetmeye bayılırlar. Bedeli ne olursa olsun her tartışmada ve kavgada kazanan taraf olmak isterler.
6) Çoğu zekidir, ancak zekalarını diğer insanları kandırmak için kullanırlar. Yüksek IQ’lu olanlar toplum için gerçek bir tehdit unsuru olabilirler. İşte bu nedenle yasalara yakalanmadan cinayet işleyebilen seri katillerin çoğu sosyopattır.
7) Sevme ve aşık olma yeteneğinden yoksundurlar. İstediklerini elde etmek için severmiş, empati duyarmış gibi yaparlar. Gerçek yaşamlarında kimseyi sevmezler.
8) Şiirsel bir dilleri vardır. Sözcükleri çok ustaca kullanırlar. İnsanları konuşmalarıyla kendilerine hayran bırakacak kadar iyi hatiptirler. Öykü anlatma ve şiir okumada ustadırlar.
9) Hiçbir zaman özür dilemezler. Yanlışlık yapmış olduklarına inanmazlar; suçluluk hissi duymazlar. Hatalı oldukları kanıtlanmış olsa bile özür dilemezler ve saldırılarına devam ederler.
10) Derin bir hayal aleminde yaşarlar. Bütün bu özellikleri nedeniyle bir sosyopatla mantık çerçevesinde tartışılmaz. Tartışmaya girmek yalnızca zaman kaybına neden olur.
BİR SOSYOPATI AÇIĞA ÇIKARTMANIN YOLLARI
1) Sosyopatların ortaya attıkları hayal ürünü olayları çürütmek için ayrıntılarla ilgili bilgi sorun. Ayrıntıların ne kadarının gerçeklerle örtüştüğünü araştırın. Sorgulamaya başladığınız zaman ortaya bir dizi tutarsızlık çıkacaktır. Sosyopat olduğundan kuşku duyduğunuz kişiyi bu tutarsızlıklarla yüzleştirin ve davranışlarını izleyin. Normal bir insan verdiği bilgiler arasında tutarlılık sağlamaya çabalarken, sosyopatların pek çoğu sorgulanmayı hakaret olarak algılar, tepkileri öfke ve saldırganlık şeklinde ortaya çıkar.
2) Sosyopatın çevresindeki hayranları, genellikle yaratmış olduğu hayal ürünü olayları gerçekmiş gibi içselleştirme eğilimindedir. Sosyopat politikacıların çevresindeki “müritleri”, ustalarının ağzından çıkan her sözü doğrulamaya hazırdır. Örneğin milyonlarca işsize iş alanı yarattığını iddia eden politikacı, aslında bir işsizler ordusu yaratmış olsa bile, çevresindekiler işsizliğin azalmış olduğu yönünde beyanlarda bulunur. Dolayısıyla gerçekleri sosyopatın etki alanı dışındaki çevrede araştırmalısınız. Sosyopatın verdiği bilgilerle gerçekler uyuşmadığı zaman bir sosyopatla karşı karşıya olup olmadığınızı anlayabilirsiniz.
3) Sosyopatın karşısına yalanlarını ve sahtekarlıklarını ortaya koyan kanıtlarla çıktığınızda, sizi kendisine karşı komplo kurmakla suçluyorsa bilin ki karşınızdaki gerçek bir sosyopattır.
4) Bir sosyopatı ele veren en basit işaret, abartıya kaçmasıdır. Abartılarında ölçüyü o kadar kaçırır ki mantık devre dışı kalır. Bir sosyopatın dünyasında her açıklama gerçek yaşamda rastlanmayan insanüstü beceriler içerir; yaptıkları her şey bir kahramanlık destanıdır. Normal bir insan “Dün gece bir yankesici beni soymaya çalıştı. Çevredekiler imdadıma yetişti, soyulmaktan kurtuldum” derken, sosyopat “Dün gece 8-10 kişi üzerime saldırdı. Hepsini hastanelik ettim. Çevredekiler beni alkışladı” şeklinde bir öykü uydurur. Bu tür hikayeleri anlatmaya başladığı anda ufak ufak kaçın.
5) Sosyopatların bir diğer özelliği de şöhret peşinde koşmalarıdır. Bu nedenle her olayda kendini öne çıkartan, medyada sesini duyurmak için her yolu deneyen kişileri sosyopat olarak değerlendirmeniz pek de yanlış olmaz.
Ədəbiyyat siyahısı:
N.V.İsmayılov; Psixiatriya, Bakı-2004;
Prof. Dr. İbrahim Balcıoğlu; Endokrinoloji ve Psikoloji ilişkisi;
Dr. Martha Stout; Yanı başınızdakı sosyopat; http://www.hastaliktedavi.net/sosyopati-nedir.html http://rehber.uzmantv.com/sosyopatlarin-kisilik-ozellikleri-nelerdir
http://tr.wikipedia.org/wiki/Sosyopat